top of page

Stresle Başa Çıkmanın Destekçisi: Magnezyum

Sürekli gelecek planları yapmak, gün içerisinde kontrolümüz ve düşüncemiz dışında gelişen olaylar, telaşlı ve hızlıca farkında olmadan yaşamak ve gün boyunca meydana gelen zihinsel, fiziksel ve duygusal konular bedenimizde strese neden olur. Kısaca ifade etmek gerekirse yaşamımızda bizi alışılmış düzenimizin dışına çıkaran her şey stresin kaynağıdır diyebiliriz.

Stresle başa çıkma konusunda bir yığın kitap okumuş olabilirsiniz. Atölyelere giderek çalışmalar yapmış olabilirsiniz veya bu konu üzerine yoğunlaşarak kendiniz için özel yöntemler de bulmuş olabilirsiniz.

Bu sefer size kaleyi içten fethetmenizi sağlayacak harika bir destekçi sunuyorum:


Magnezyum


magnezyum

Magnezyum, en temel ifadesi ile kaslarımızın ve sinirlerimizin gevşemesinde rol alan bir elementtir. Bizim sakinleşmemizi sağlamasıyla ve dinginliğimizin devamlılığına yardımcı olmasıyla stres kovucu bir mineral olarak nitelendirilebilir.

Magnezyum bedenimiz için değerli bir mineral. Vücudumuzda 300’den fazla mineralle birlikte çalışarak hayati işlemlerin yapılmasını sağlıyor ve hücresel enerji üretimine destek oluyor. Son zamanlarda D vitamini ve B12 vitamini gibi magnezyum minerali de gereken önemi görmeye başladı.

Gelelim stres ile olan önemli bağlantısına. Magnezyum bu süreci nasıl yürütüyor?


1. Stres hormonlarının salgılanmasını azaltarak bedenimizin rahatlamasına destek olur.



Kortizol, hepimizin mutlaka duymuş olduğu bir hormon. Özellikle stresli durumlarla karşı karşıya kaldığımızda seviyesi yükselir ve vücudumuzun gerildiğini hissederiz. Aslında bu strese karşı bir savunma mekanizması. Fakat aynı zamanda odağımızı toplamayı, mantıklı düşünüp hızlı hareket edebilmeyi engelleyip hayatımızı zorlaştıran da bir hormon. Kortizolün sürekli yüksek seyretmesi gastrit, reflü, huzursuz bağırsak gibi sindirim sistemi problemlerini, kronik yorgunluk ve kronik iltihaplanma süreçlerini de tetikliyor. Kısacası vücudumuzun savunma sistemini hasara uğratarak daha sık hastalanmamıza neden oluyor. Magnezyum, kortizol seviyesinin dengeli aralıklarda olmasına yardım ederek bizi hem strese karşı hem de diğer hastalıklara karşı koruyor.

 

2. Kan şekerimizin ideal düzeyde olmasına yardım ederek vücudumuzun iç dengesinin korunmasında rol alır.


Kan şekerimizin sürekli olarak yükselip düşmesi vücudumuzda kronik iltihap sürecinin oluşmasını tetikler. Basit karbonhidrattan zengin diyetler, hareketsiz yaşam tarzı, yetersiz beslenme, kontrol edilmeyen tıbbi durum gibi faktörler kan şekeri dengesini bozan başlıca faktörlerdir. Kan şekerinin geniş aralıklarda dalgalanması kronik iltihap süreciyle birlikte hormon dengesizlikleri ve kilo alımına da neden olabilir. Sıralamış olduğum bu faktörler stresli bir ruh halinin ve kaygılı bir zihnin oluşmasına zemin hazırlar.

Doğal karbonhidratların dengede olduğu ve sağlıklı yağlar açısından zengin bir beslenme protokolüne ek olarak magnezyum seviyesinin de yeterli düzeyde olması kan şekerinin kontrolünü sağlayarak stresin hafiflemesine destek olur.

 

3. Beynimizde iletişimden sorumlu maddelerin aktivitesini arttırarak zihinsel ve bedensel anlamda rahatlatıcı etki gösterir.


Sinir hücrelerimiz arasında muazzam bir iletişim mekanizması bulunur. Bu iletişim sisteminin en önemli maddelerinden biri de GABA (Gamma – Amino Bütirik Asit)’tir. GABA, zihinsel hallerimizin dengelenmesi, dikkat ve rahatlama konusunda büyük etkilere sahiptir. Aslında aşırı stresli, tedirgin olmamıza neden olmuş ve gerginliğimizi ciddi derecede tetiklemiş bir olaydan sonra rahatlama hissinin oluşmasını sağlayan madde GABA’dır. Magnezyum, GABA alıcı maddelerini uyarmasıyla ve GABA’nın oluşumunu arttırmasıyla birlikte iki şekilde olmak üzere sakinleşmemize ve gerginliğimizin giderilmesine katkı sağlar.

 

4.Depresyon belirtilerinin ve kaygı bozukluğunun tedavisinde magnezyum mineralinin olumlu etkisi bilimsel araştırmalarla ortaya koyulmuştur.


Stres, hormonal sisteme etki ederek bedenimize zarar verir. Bu yolla ortaya çıkan psikolojik rahatsızlıklardan ikisi de depresyon ve kaygı (anksiyete) bozukluğudur. Kaygı bozukluğundan muzdarip olan kişilerin yaklaşık %90’ı depresyon belirtilerine de sahiptir. Magnezyum ise sinirler arası iletişim maddelerini dengeleyerek (örneğin GABA), kan şekerinin ideal aralıklarda seyretmesine destek olarak ve enerji üretimini destekleyerek psikolojik belirtilerin tedavisine yardımcı olur.

 


5.Mutluluk hormonu Serotonin’in üretiminde rol alarak zihinsel anlamda rahatlamamızı sağlar.


Serotonin hormonunu hepimiz aşinayız artık. Kendimizi mutlu, sakin ve dingin hissetmemizi sağlayarak akıcı bir şekilde düşünmemizi destekler. Yapılan bazı çalışmalarda magnezyumun beyindeki serotonin üretiminde rol aldığı ve bu yolla stres durumumuzu düşürerek rahatlama sağladığı ifade edilmiştir.

 

Magnezyumun stresli durumlarla başa çıkmamıza ve stresin bedenimizde yarattığı olumsuzlukları ortadan kaldırmaya nasıl yardımcı olduğu ayrıntısıyla anlattım. Sıra geldi doğal magnezyum kaynaklarına.


Magnezyum Deposu Gıdalarımız


Doğal beslenmek ve her zaman beslenmemizi doğal mineraller ile zenginleştirmekten yanayım. Doğanın ve doğalın iyileştirici gücü çok büyüktür. Magnezyumu temin etmenin en iyi yolu da beslenmemizde magnezyumdan zengin gıdalara yer vermek.

Kavrulmamış badem, çiğ kabak çekirdeği, çiğ fındık, ceviz, avokado, hurma, incir, muz, başta ıspanak ve diğer yeşil yapraklı sebzeler magnezyum içeriği en yüksek olan gıdalardır.


Dikkat!


Beslenmemiz konusunda hassasiyet göstermemize rağmen bazı durumlarda magnezyum seviyelerimiz istenilen değerlerde olmayabiliyor ne yazık ki. Böyle bir şeyle karşı karşıya kaldığımızda en doğru yöntem bir sağlık uzmanından destek almak olacaktır.


Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


bottom of page